400 yıl Osmanlı hakimiyetinde kalan Ulahlar, dinleri farklı olmasına rağmen kendilerine büyük hizmetler getiren II Abdülhamit' e vefalarını milli şairleri Konstantin Balematse'nin yazdığı marşla ödüyorlar
Osmanlı'nın en badireli devrinde tahta geçti. Güttüğü ince politika sayesinde devleti 33 yıl başarıyla idare etti. Kimileri Kızıl Sultan, İstibdat Padişahı dediler. Kimileri de Ulu Hakan bildiler. Oldu bittiyle tahttan indirildikten sonra koca bir çınarın nasıl çatırdayıp yıkıldığını yaşlı gözlerle izledi. Sürgüne gönderildiği Selanik elimizden çıkınca ayrılmak istemedi vatan bildiği topraklardan. "Ben bir Osmanoğluyum. Elime tüfek verin, hiç olmazsa vatanımı müdafaa ederken öleyim" dedi. Gözaltında tutulduğu Beylerbeyi Sarayı' nda nice mağlubiyetlerin haberini aldı. Ve bundan yetmiş sekiz yıl önce, 10Şubat 1918'de Ahmed Cevdet Paşa'nın "Huban-ı bfvefa gibi dehr-i desisebaz - Naz ehline niyaz eder, ehl-i niyazanaz / Vefasız kadın gibi aldatan dünya Nazlananı arzular, arzulayana nazlanır" dediği dünyanın her halini gördükten sonra alem-i cemale göçtü. Saltanatı günlerinde aleyhinde bulunanların çoğu, cenazesinde gözyaşı döktüler. Siyasi zekası ile icra ettiği ince politikayı bugün yeni yeni çözüyoruz. Ama iman dolu kalbiyle halkının her zaman Cennetmekan Sultan Hamid Han'ıydı bu dört tarikatte yetişmiş, merhamet hazinesi padişah. Kendisini sadece mensup olduğu milleti değil, idaresi altında bulunan gayrimüslim tebası da sevdi.
Sultan Abdülhamid'in, Hıristiyanlar tarafından da sevildiğini bilmenin zevkini Balkanlar'ın küçük, ama sevimli ülkesi Makedonya'da Ulahlar'ın hakkında bestelediği marşı din leyince bir defa daha tattık. Yaşadığı devrede hangi dinden olursa olsun bütün insanlığa daima İslam'ın hoşgörüsü ile davranmış Abdülhamid Han'ın, bazı davranışlarını korkunç birer heyula olarak lanse edenlere nispet, Hıristiyan dünyasında bile kendisini sevenlerin olması, onun nasıl bir insan olduğunu ortaya koyması bakımından güzel bir ölçü olsa gerek...
Abdülhamid Han hakkında marş yazan Ulahlar; Osmanlılar'ın Efiak, Boğdan ve Erde!' de yaşayan Hıristiyan halka verdikleri topluluğun ismi olarak biliniyor. Kıpçak yöresinde yaşayan Türkler tarafından da kullanılan Ulah ismi, Romanya'nın asıl yerli halkı olan Dançlar ve Romalılar'ın buraya getirdikleri göçmenlerin karışımı olarak söylenmektedir. Ulahlar bugün Romanya ve Moldova'da nüfusun çoğunluğunu oluşturmakla birlikte, Makedonya ve Yunanistan da dahil Balkan Yarımadası'nın tamamına yakınında küçük gruplar halinde yaşıyorlar.
"Ulah" ismi "Voloh" adından türese de Ulahlar kendilerini yine de Romanlar, Romenler, Rumenler ya da Aromanlar şeklinde adlandırmayı uygun buluyorlar. Sırasıyla Bizanslılar, Bulgar kralları, Avarlar ve Macarlar'ın idaresi altına giren Uhthlar, ıs. yy'da Osmanlı hakimiyetine girmiş, 93 Harbi sonrasındaki anlaşmayla da bu hakimiyetten çıkınışlar. II. Abdülhamid, Osmanlı hakimiyetinde kaldıkları dönemde iyi ilişkiler içinde bulunan Ulahlar'ın bu sadakatlarına karşılık onlara büyük imkanlar sağlamış ve hep hamilik yapmış. Ulahlar da dinleri farklı olmasına rağmen kendilerine büyük hizmetler getiren Abdülhamid Han'ı yürekten seviyorlar. Söyledikleri marşla adeta Abdülhamid Han'a vefa borçlarını ödüyorlar. Sevgilerini göstermek istedikleri eserler, yaşayan edebiyatlarında bugün bile yer alıyor. Sesli olarak söyledikleri "II. Abdülhamid Marşı" ( İmnul Sultanlui Abdülhamid II ) bunların içinde en belirginlerinden bir tanesi.
Marşın yazarı Konstantin Balernatse, Ulahlar'ın milli şairi olarak biliniyor. Ulahlar'ın milli marşını da yazan şair, çağdaş Ulah edebiyatının kurucularından sayılıyor. Kendisi Abdülhamid'in tahtta olduğu dönemleri de görmüş (1844-1932). Bugün marş haline getirilen şiirini de o dönemlerde kaleme almış.
II. Abdülhamid Marşı
Sen ulu ve haşmetli Muzaffer sultansın Huzurunda neşeli Şarkımızı duyansın
Sendedir hürriyet
Ulaklara, millete Azametli gayret Hediyedir devlete
Ey Tanrım kudretinde Koru şahımızı Sonsuz merhametinle Osmanlı tahtımızı
Bin borazanla gürler
Uzah 'ın türküsü Padişaha ömürler Diler Ulah türküsü Bin yıl yaşa sultanım
Ünlü şanlı ilhan Sultanların sultanı Abdülhamid kağan