Baron Von Oppenheim'in Mezopotamya (Akdeniz'den, İran körfezine kadar) hakkındaki kitabı, Dicle, Fırat vadisinin iktisadî ehemmiyetini çok güzel belirtiyor. Bana hülâsasını verdikleri bu dikkate değer eser, valilerimin, Mezopotamya'nın istikbali hakkındaki raporlarının doğruluğunu teyid ediyor.
Bağdat demiryolu inşaatını ciddi olarak düşünmenin zamanı gelmiştir. Plânlarımızın tatbikine mâni olmak için ellerinden geleni yapan İngilizlere rağmen en kısa zamanda işe girişilmelidir. Bağdat demiryolu sayesinde eskiden mevcut olan Avrupa-Hindistan ticaret yolu, tekrardan işe yarar hale gelecektir. Eğer bu yol Suriye İle Beyrut, İskenderiye ve Hayfa ile de irtibat kurmak üzere birleştirilirse, yeni bir ticaret yolu ortaya çıkmış olacaktır. Bu yol imparatorluğumuz için sadece iktisadî bakımdan büyük fayda temin etmekle kalmayacak, aynı zamanda, oralardaki kuvvetimizi sağlamlaştırmaya da yarayacağından askerî bakımdan da çok ehemmiyetli olacaktır.
Daha sonra da ikiz Dicle ile Fırat nehirlerinden istifade etmek suretiyle, akıllıca bir sulama tertibatı kurabilirsek, şimdi çok kurak olan bu yerleri, bundan binlerce sene evvel olduğu gibi cennet haline getirebiliriz. Bağdat demiryolunu, Mekke demiryoluna bağlamaya muvaffak olabilirsek, kanaatimce çok ehemmiyetli bir iş başarmış oluruz.
Allah izin verirse, bu büyük eseri, Alman parası ve Alman mühendislerin yardımıyla tatbik mevkiine koyabiliriz. Ancak, mühim olan Alman diplomasisinin, İngiliz siyasetesinin tesirinde kalmamasıdır
Kaynak : Sultan Abdülhamid , Siyasi Hatıralarım , sf 66